7 Aralık 2014 Pazar

Galatasaray-2-1-Akhisar

*
Yaklaşık 2 yıldır buraya uğramıyordum. Elmander'li Necati'li şampiyonluk günlerinden bu yana futbola duyduğum heyecan azalmıştı. Son aylarda Galatasaray maçlarını Fox Tv dizisi izler gibi izler olmuştum. Bugün, uzun zaman sonra, takımdaki değişim rüzgarlarının etkisiyle heyecanla maç seyrettiğim o eski günleri anımsadım. Son düdükten sonra, futbolcular soyunma odasına giderken içimde bir şey kımıldar gibi oldu. Heyecanlanıp dinledim. Ama ruhum hala bomboştu.

6 Nisan 2013 Cumartesi

Galatasaray-3-1-İdmanyurdu

* *
2006 yılında bir İspanya - Hollanda maçı vardı olaylı. 4 kırmızı 16 sarı kart çıkmıştı. Onun önüne hiçbir maç geçemez, ömrümde izlediğim en gergin maç oydu. Başıma bir şey gelmeyecekse eğer bu maçı da en gergin ikinci maç olarak hafızama kazıyorum.
Fatih Terim ve Hasan Şaş'ın tavırları son derece yersizdi. Stadyumda ya da kahvede maç seyreden seyirciyle kenar yönetim arasında bir duruş farkı olmalı. Olmak zorunda. Yazıklar olsun. Avrupa'da bir kulübün futbol takımı kendi ülkesinin liginde şampiyonluğun en kuvvetli adayıysa ve Şampiyonlar Ligi'nde çeyrek final oynuyorsa o kulüp büyük bir şirkettir ve büyük şirketlerin çalışanları profesyonel olur. Profesyonellik öfke kontrolünü gerektirir. İş sadece doğru kadro planlamasında, doğru taktik oturtmakta, giden maçı çevirebilmekte bitmiyor. Evet sportif başarıyı bunlar getiriyor, belki Fatih Terim'in sert tavrı sportif başarıda belirleyici rol oynuyor ama böyle saldırgan ve tehditkâr tavırlar sportif başarıyla kendini amorti edemiyor ne yazık ki. Bu noktada bir parantezi Ümit Davala için açmak istiyorum. Kendisi ne yaptı da ihraç edildi, öyle soft bir adam nasıl çileden çıkarıldı merak ediyorum. Tribüne gönderildikten sonra çığırından çıkıp sağa sola bağırıp saldıran bir Ümit Davala sahnesi hayret vericiydi.
Bir maçın ardından futbola dair bir şey söyleyememek çok yazık. Hakemler hakkında olumsuz eleştiride bulunmak hiçbir zaman ilk tercihim değil ama bu maç, rakiple beraber hakemin de yenilmesi gereken bir maç oldu. Maç boyunca bir serbest vuruşta dokuz on beşi doğru adımlamasından başka doğru kararı olmayan bir hakem ben ilk defa görüyorum.
Futbol adına sadece Drogba ve Melo vardı. Başka da bir şey yoktu. Futbol maçı değil meydan savaşıydı adeta. Ama Türkiye'de böyle maçlara şaşırmak diye bir şey yok. Alıştığımız futbol böyle kabalık, böyle saldırganlık gerektiriyor. Oynayacağınız futbolu sikeyim kısaca. Bitti.

23 Eylül 2012 Pazar

Galatasaray-3-0-Akhisar

*
Keyifli maç oldu.

15 Eylül 2012 Cumartesi

Antalyaspor-0-4-Galatasaray


* * *
Açıkçası gözlerim sürekli Ujfa'yı arıyor ama Cris epey sağlam bir görüntü çizdi. Yüzyıllar sonra Çağlar'ı sahada görmek güzeldi. Görebildiğim kadarıyla hatasız oynadı, güven verdi. Burak'ın golü harikaydı. Amrabat'ın 11 başlamasını isabetli buluyorum.
Not: Selçuk'a kaptanlık pazubandı çok yakıştı.

13 Mayıs 2012 Pazar

2011-2012 Sezonu Şampiyonu GALATASARAY!


BU GECE UYKU YOK. ŞİKE YAPSANA ŞİKE YAPSANA AZİZ YILDIRIM ŞİKE YAPSANA!

16 Nisan 2012 Pazartesi

Tayfur Naber Fikret Ne Yapıyor: Beşiktaş-0-2-Galatasaray.

Seni hiç sevmiyorum play-off. Keşke olmasaydın. Tabiat Ana bile engel olamadı ve başladık. Bugün Galatasaray öyle aman aman bir maç çıkarmadı, bir Alex değildi. Ama bütün sezonun getirdiği demiyle; dağınık, kırık ve üzgün Beşiktaş'ı geçti. Yine rehavet tuzağına düşmeden önümüzdeki maçlara bakmak lazım.
-Bu arada Fikret Orman'ın adamları harbiden orman adamı çıktı ya la.

8 Nisan 2012 Pazar

Emin Adımlar: Manisa-0-4-Galatasaray.

Bu saatten sonra benim için şampiyon değişmez. Play-off'ta şampiyon değişse de benim için 2011-2012 sezonunun şampiyonu Galatasaray. Manisa Bornova'dan yarım saat-bir saatlik mesafe. Ama vize mize var diye gitmedim maça. Zaten Manisa da bilmemkaç milyon bilet koymuş, öğrenci bütçesine zarar. Ama kaçacak maç değilmiş. Penaltıyı gole çeviren bir Muslera izlemeyi çok isterdim.
-Maç hakkında diyecek bir şey pek yok. Sabri üzerken Muslera güldürdü. Bir de Yiğit isimli arkadaşımızdan cacık olmaz. Elde bir Aydın varken ikincisine gerek yoktu diye düşünüyorum.

27 Mart 2012 Salı

FC Big Babol

Bu arkadaş Galatasaray'daki son on bir yıldır gözlemleyebildiğim; niye geldi niye gitti topçularından. (Gerisi veritabanımda kayıtlı değil.) Mesela Bir Bruno Quadros gibi, ertesi sezon gelen Jersson Amur Gonzalez Diaz gibi, aynı sezon paket halinde beraber gelen Mbo Mpenza, David Spehar ve Pavel Horvath gibi; sonrasında gelen Correa Christian gibi, Ali Lukunku gibi; Emrah Umut gibi, Okan Koç gibi, Ahmed Barosso gibi, ne bileyim bir İsmael Bouzid gibi. Niye geldi acaba, sonrasında niye gönderildi. Bu adam Galatasaray'a geldiğinde Bundesliga'nın parlayan yıldızlarından biri değil miydi? Wolfsburg'da yükselişte değil miydi? Sonra ne oldu, Hagi kendisi için İdmanda sakız çiğniyor, disiplinsiz dedi? Nasıl bir süreç sonunda Galatasaray bana ne ev ne de Adnan Polat'ın otelinde kalacak oda tahsis etti dedi? Forvet Arkası olmasına rağmen neden ısrarla, beceremediği görüle görüle sol kanat oynatıldı.

Misimovic transferi nasıl bir transferdi? Bana kalırsa Misimovic'in kariyerindeki 2010-2011 sezonu Galatasaray parantezi, görebileceği en büyük hayal kırıklığı olması itibariyle, aynen Galatasaray'ın 2010-2011 sezonu gibi.

25 Mart 2012 Pazar

Galatasaray-1-1-Trabzonspor.



Mehmet Batdal'ın süper lig topçusu olmadığını bir kere daha gördük. Bir de bir hakemin ismi ne kadar büyük olsa da kendisinin ne kadar küçük olabileceğini. Gelmemiş şampiyonluğu kutlamasını yapışımızdan beri iki maç oldu, tek galibiyetimiz yok. Bravo Galatasaray'a.

20 Mart 2012 Salı

Fitbol Bayramı: Fenerbahçe-2-2-Galatasaray.



Güzel derbi oldu bence. Yenebilirdik, az kalsın yeniyorduk. Ama yine olmadı. Baros'un şutunun döndüğü direk eğriymiş diyorlar, bunlar da böyle şehir efsaneleri torunlara anlatılacak. Direk eğri miydi bilmem ama bir Kadıköy gerçeği var. Fenerbahçe'nin golleri gerçekten çok güzel gollerdi. Az önce Beşiktaş'ın 4-1 yendiği maçı gördüm televizyonda, onda da çok güzel goller olmuş. Aydın az kalsın altı yıldır beklenen patlamasını yapacaktı. O da olmadı.
Maçtan sonra neden kutlama olduğunu anlayabilmiş değilim. Ligi önde bitirecek olmak hiçbir şey ifade etmiyor. Üç puanlı sistemde bile ne olacağı belli olmazken play-off'ta neler olmaz ki. Gelmemiş şampiyonluğu kutlamamak lazım, o iş Fenerlilere has kalsın. Şampiyonluk kesinlenince sevinelim.
Bu arada Riera bitmiş.

11 Mart 2012 Pazar

Galatasaray-2-0-Gençlerbirliği.


Tarihe not: Baros bitmiş.

27 Şubat 2012 Pazartesi

17 Şubat 2012 Cuma

Memleket Havası: Mersin İdmanyurdu-1-3-Galatasaray

Deparlı goller akşamı. Birkaç gündür can sıkıntılı saatler geçirdiğim için daha az can sıkıntılı saatler geçirmek için bol bol uyuyorum. Yine uykuya yenik düştüm ve maçın ilk yarısını kaçırdım. Ama ilk yarı bitmek üzereyken uyandım ve ikinci yarıya yetiştim.
  • Necati ne güzel transfer oldu be. Çok güzel işliyor. Rıdvan Dilmen olabilecek en iyi iki yerli transfer Necati ve Nobre olur diyordu. Nobre'yi bugün gördük. Ben bu sezon daha önce Nobre'yi stadyumda da izlemiştim. İyi ki o transfer Nobre değil Necati olmuş. Necati'ye helal olsun. Bir de Nobre hâlâ sahtekâr.
  • Eboue tam dönememiş mi kupadan, ne olmuş ona öyle?
  • Sercan Yıldırım futbolcu değil lan.
  • Hakan Balta kadrajda hep birkaç saniye geç görünüyor. Ya kademeye girmeyi bilmiyor ya da girince geç kalıyor.
  • Aydın bence altı yıldır beklenen patlamayı; oyuna girer girmez attığı, ikinci golümüzü getiren deparıyla yaptı.

Uykulu gözlerle ikinci yarısı izlenen maçın yorumu da bu kadarcık işte. Şampiyonluk şarkısı düşmesin dillerden.

4 Şubat 2012 Cumartesi

Gaziantep-1-2-Galatasaray


Yaklaşık bir buçuk sene sonra bloga dönüyorum. Geçen sezonki kötü gidiş bütün hevesim kaçmıştı, bu sezonki iyi gidiş de beni heveslendirmiyordu ki, bu maça kadar.
  • Necati hoşgelmiş. Makul bir transferdi, ilk maçından da golünü attı. Yine de kendisi bence bir Baros değil. Çok kötü bir futbolcu değil elbette ama çok da iyi değil gözümde. Necati doğdu Necati ölecek. 77 sevdiğim bir sayıdır.
  • Gaziantep zor deplasman. Üç puanı koparmak iyi. Mücadelemiz iyiydi.
  • Elmander'den beklenenin ne olduğunu bilmek önemli. Önüne güzelce yuvarlanan topa doğru vurup gol atmasını bekliyorsak Elmander bekleneni vermiş demektir. Ama oyunumuz futbolsa gol atmak yeterli değil. Kendisi çok güçsüz. Ayakta kalamıyor.
  • Emre Çolak geçen haftaki performansından uzak. Onun da kondisyonu yetersiz. Ama şu noktada alternatifsiz. Kazım gönderilmeseydi o bölgede muhtemelen o daha verimli olurdu. Aydın Yılmaz'ı hiç saymıyorum bile.
  • Engin iyi bir maç çıkardı ama pas vermeme hastalığından kurtulması gerek. Kendisinin dört kişinin arasına girip sağ çıkamamaları bazen çok can sıkıcı olabiliyor.
  • Ceyhun da eski performansından uzak olanlardan. Ama bu maçta aklımda kalan büyük bir hatası yoktu. Esas can sıkıcı Melo'ydu.
  • Melo birkaç maçtır hayal kırıklığı yaratıyor. Hücumlara katılmaması bir yana sayısız pas ve kademe hatalarıyla oynuyor. Kesinlikle kesilmeli.
  • Hakan Balta her zamanki gibi yavaş mavaş ama adam oynuyor be. 10 sene daha banko oynayacak gibi.
  • İlk defa Semih'in bir hatası gole mal oldu sanırım. Ama Semih her zaman Muslera ile beraber takımın en iyisi.
  • Sabri sakatlığından sonra tam kapasiteyle dönemedi. Bu durumda tribünün büyük etkisi var, reyize ayıp ediyorlar. Yapmasınlar.
  • Yiğit Gökoğlan çok boş bir transfer bence. Bizde zaten onun aynısından var, her topu kaybeden, her temasta yere düşen, ruhsuz. Tipi de benziyor, biraz daha açık tenlisi.
  • Riera ile başlayan bir satıra giriştim ama kendisi hakkında tek kelime etmek istemiyorum.
  • Ceyhun Gülselam, seni hiç sevmiyorum. Hiç.
Son olarak genel olarak bu sezonla ilgili bir şey söylemek istiyorum. Söyleyecek çok şey var tabii ama benim söylemek istediğim şudur, bu sezon geçen sezonların aksine ayağı top yapan, isabetli pasları fazla, hücuma çıktığı vakit sırıtmayan ön libero ve stoperlerimiz var. Bu bence çok önemli bir şey. Mesela geçmiş sezonlarda Mehmet Topal çok iyiydi ama hiç uzun pası ortası vesairesi yoktu. Mustafa Sarp ve benzerlerinden hiç bahsetmek istemiyorum zaten.
Ve Semih Kaya. Koçumsun Semih Kaya!

22 Mayıs 2011 Pazar

2010-2011 Sezonu Şampiyonu Fenerbahçe.

Bu sezon Galatasaray ligden kopunca ben de futboldan kopmuş sayıldım. Yeni sezonlarda yeni futbollarla, yeni Galatasaray ve yeni yazılarda görüşeceğiz.
 
Winger Back Blog! - Geyik Yapabilen Antiholiganist Futbol Blogu. - 2009 - 2013. | Bütün Haklarını Sami Yen'e Gömdüm.